TARİHİN İLK YERLEŞİM MERKEZİ “GÖBEKLİTEPE”
Şanlıurfa’nın Haliliye ilçesinde bulunan Göbeklitepe yerleşkesinin yapım tarihi M:Ö 9600 gibi çok eski bir zamana kayıtlıdır. Şimdiye kadar keşfedilen antik yerleşim alanlarının en eskisi olan merkez doğal sit alanı ilan edildi. Megalit taşlarla örülü sütunlar ve dairesel yapılar, yerleşkenin en öne çıkan unsurlarıdır. Neolitik çağ özelliklerini taşıyan Göbeklitepe’de taşlar T şeklinde yan yana dizilerek bir bütünlüğe kavuşturulmuştur. Yerleşkenin tam merkezinde karşılıklı dikilmiş olan taş sütunlarda birbirinden farklı insan ve hayvan sembolleri işlidir. Merkezin çevresinde gerçekleştirilen kazılarda ortaya çıkan heykel ve taşlar Urfa Arkeoloji müzesinde görülebilir. Göbeklitepe antik yerleşkesinde pek çok taş üzerindeki resim ve işlemelerin anlamlarını çözme çalışmaları hala devam ediyor. İnsanların yaşamlarını anlatmak için taşlara işledikleri pek çok sembolde, farklı hayvan figürleri kullanılmıştır. Sembollerdeki hayvan türleri genelde Akbaba, Yaban domuzu, yılan, boğa ve tilkidir. Çevrede ortaya çıkan hayvan motifli sembolik anlatımlar, yerleşkenin, Avcı bir topluluk tarafından inşa edildiği düşüncesini kuvvetlendirmiştir. Çanak Çömleksiz neolitik çağa kodlanan Göbeklitepe’deki ilk yaşam bulgularının başladığı tarih M:Ö 11600 civarında olarak değerlendirilmiştir. Yerleşkedeki dikili taşların birer insan heykeli olduğu kanısına varan Arkeologların bu düşüncesini destekleyen en büyük işaret, taşlara işlenmiş el ve kol figürlerinin olmasıdır. Tarihin Paleolitik Çağa kadar gidebileceği Göbeklitepe’de en son yaşam bulgularına rastlanan dönem ise M:Ö 8000 yılı civarıdır. Bu tarihten itibaren yapı kullanılmamış, bölge insanları başka bir coğrafyaya göç etmiştir. Bir kült merkez olarak kalan yerleşkede bu tarihten itibaren herhangi başka bir yaşantı olmadığı düşünülmektedir. Kazılarda ortaya çıkan heykeller ve yerleşkenin orijinal mimari yapısı Göbeklitepe’yi istisna bir konuma ulaştırmıştır. Yerleşke, UNESCO tarafından 2011 yılında dünya geçici miras listesine eklenmiştir. 2018 yılında ise daimi olarak dünya mirası listesinde yerini almıştır. Bölgede bulunan 15 m genişliğindeki bir tepenin çevresinde taş ocakları ve işlikler mevcuttur. Göbeklitepe bulunduğu nokta itibariyle pek çok alanın görüşüne hakim konumdadır. Urfa Harran bölgesi ve Toros dağları yerleşkenin bulunduğu tepeden rahatlıkla gözlenebilir. Platoda çıkarılan kireç taşı çok sağlam ve dayanıklı olduğu için yerleşke inşaatında kullanılmıştır. Taşa ulaşımın kolay olması amacıyla Göbeklitepe, taş ocaklarının hemen yanına, bugün bulunan noktada kurulmuştur. I.II. ve III. Tabaka aşamalarında yapılan kazılarda bulunan mezar ve heykeller, Göbeklitepe yerleşkesi içinde ziyaret edilerek görülebilir. Yerleşkede bulunan heykel ve hayvan kabartmalarının benzerlerine Irak ve Suriye kazılarında da rastlanması, Neolitik çağda Göbeklitepe’nin bölgede bir kültür merkezi konumunda olduğunu düşündürmektedir.
Bir yanıt bırakın