Türkiye’nin Ünlü Festivalleri

Ülkemizde yıl içerisinde farklı temalarda festivaller düzenlenerek gelenek ve göreneklerin yaşatılması amaçlanmaktadır. Yurt dışı turist ziyaretinin de olduğu birbirinden ilginç festivallerimiz şunlardır:

Portakal çiçeği festivali

Her yıl Nisan ayında, portakal çiçekleri zamanında kutlanan festivalin ünü, düzenlendiği şehir olan Adana il sınırları dışına taşmıştır. Mart ayından başlayarak, nisan ayına kadar devam eden ve portakal çiçeklerinin kokusundan ilham alınarak düzenlenen Portakal çiçeği festivali, Türkiye’nin her bölgesinden sağlanan yoğun katımla, kültür ve sanat etkinliklerine ev sahipliği yapmaktadır. 3-7 Nisan günleri arası düzenlenen festivalin sembolü ise, kostümlü kortej geçişidir. Karnaval havasında başlayan kortej yürüyüşü, etkinliğin coşkusunu zirveye taşır. Çeşitli stantlardan alışveriş imkanının da olduğu festival süresince konser, yarışmalar ve gösteriler devam eder. Adana yöresine ait lezzetlerinde sunulduğu tezgahlarda, her türlü damak tadına hitap eden yemekler bulabilmek mümkündür.

Türkiye’deki en büyük sokak karnavalı

Adana kültürünü anlatan gösteriler, söyleşi ve tiyatro aktivitelerine eşlik etmektedir. Portakal çiçeği festivali kapsamında katılım gösterilen faaliyetlerden, anne, baba, çocuk koşusu, moda tasarım yarışması, Portakal çiçeği halk koşusu, Satranç Turnuvası, bir şenlik havası içinde yaşanır. Festivalde, portakallı lezzetler ile kortej kostümleri tasarım yarışması, yoğun ilgi ile takip edilir. Kostümlü kortej, Türkiye’deki en büyük sokak karnavalı olarak bilinir. Festival ziyaretçileri için çeşitli konaklama seçeneklerinin de bulunduğu yörede, Bebekli kilise, Tarihi saat kulesi, taş köprü, kazancılar çarşısı, Adana Etnografya müzesi, Ulu camii, gezilecek yerler arasındadır. 2013 yılında, Sivil toplum kuruluşlarının bir araya gelerek düzenlediği Portakal çiçeği festivali, çeşitli eklemeler ile kutlanmaya devam ediyor.

Deve Güreşi festivali

Akdeniz, Ege ve Marmara bölgesinde kış aylarının eğlenceli geçmesi adına düzenlenen Deve Güreşlerinin başlangıcı, 1800’lü yıllara dayanır. Yük taşıyan kervanlardaki develerin dinlenme yerlerinde birbirleriyle yaptıkları oyunlar, güreş organizasyon fikrinin temelini oluşturmuştur. Toplumsal bir eğlence olarak başlayan Deve güreşi festivali, belirli kategorilere ayrılan develerin güreşlerine ev sahipliği yapar. Bu kategoriler: orta, ayak, başaltı ve baş olarak belirlenmiştir. Güreş, Yoz adlı dişi deve ile Buhur adlı erkek devenin çiftleşmesinden meydana gelmiş, “Tülü” isimli erkek develer arasında olur. Galibiyette belirlenen koşullar, bağırtarak kaçırma veya yere yıkmadır. Develerin yaptıkları güreş taktiklerinden bazıları işe; çengel, Çatal, tam bağ, yarım bağ, makas olarak adlandırılmıştır.

Toplumsal yardımı esas alan organizasyon

Güreşteki galibiyet ödülü ise, yıllardır halı olarak verilmektedir. Galip gelen devenin üstüne halı serilir ve deve güreş alanını terk eder. Deve güreşi festivali ilk zamanlar eğlence amaçlı düzenlenmiş olsa da; zamanla değişerek, toplumsal yardımı esas alan organizasyon kimliğini de kazanmıştır. Bu yönüyle daha fazla ilgi çeken festivale, çeşitli ülkelerden turistlerin katılım oranı her yıl artarak devam eder. Hazırlıkların yaz aylarında başladığı güreş festivali için develer “Savran” isimli bakıcılar tarafından hazırlanır. Bakımı tamamlanan develer “havut” isimli tören giysisini giyer. Güreşlerden bir gün önce düzenlenen halı gecesinde el dokuma bir halı açık arttırma ile satılarak, festival masraflarına katkı sunulur. Ocak, Şubat ve Mart ayı boyunca devam eden güreşler öncesi çeşitli oyunlar ve eğlenceler düzenlenerek, ziyaretçilerin keyifli vakit geçirmesi amaçlanır.

Datça badem festivali

Her yıl bahar ayının gelişini kutlamak için düzenlenen Datça Badem festivali,  yoğun katılım oranıyla bir şölen havasında kutlanır. Datça yarım adasının doğal ve kültürel güzelliklerinin tanıtıldığı festivalde, yöreye özgü lezzet olan badem ana tema olarak belirlenmiştir. Türkiye badem talebinin yaklaşık %10’nu karşılayan Datça, farklı türde 85 badem çeşidine sahiptir. Bahar ayında çiçek açan badem ağaçları şehri adeta bir gelinlik gibi süsler. İriliği ve lezzeti ile benzersiz olan Datça bademi, düzenlenen festivalden sonra, giderek artan bir talep ile karşı karşıya kalmıştır. Ege ve Akdeniz’e uzanan manzarası ile Datça, festivalin düzenlendiği şubat ayında, papatya tarlaları ve badem çiçeği açmış ağaçları ile ziyaretçilerini adeta büyülüyor.

Konser ve atölye etkinlikleri

Datça belediyesi tarafından organize edilen etkinlikte, ülkenin her yerinden katılan misafirleri, konser ve atölye etkinliklerinin yanı sıra, pek çok lezzetli yiyecek tadımları bekliyor. Ziyaretçilerin uğraması gereken yerler arasında eski Datça en sık gezilen yerdir. Antik Knidos kenti, Yakaköy heykel etkinlikleri ziyaretçilerin yoğun ilgi gösterdiği yerler arasındadır. Festival için Datça’ya gelen misafirler, Palamut Bükü plajındaki eşsiz sahil manzarasını da izleyebilir. Etkinlik süresince ipek atölyeleri, Burgaz, Hızırşah Kültür evi, yazı köy bölgeleri de gezilebilir. Tur operatörleri eşliğinde, Datça badem festivali için bölgeye uğrayan turistler, festivalin yanı sıra, Datça’nın tarihi ve doğal güzelliklerini de tanıma fırsatı bulmaktadır.

Alaçatı ot festivali

Ege mutfağının önemli lezzetlerini meydana getiren çeşitli otlar, her yıl Çeşme’de düzenlenen bir festival ile sevenlerini bir araya getiriyor. Yöreye özel yetiştirilen sebze ve otlar, Türkiye’nin her yöresinden yoğun bir ilgi görmekte. Organizasyonunu Çeşme belediyesinin gerçekleştirdiği Alaçatı ot festivali, yörede yetişen otlardan yapılan yemeklerin sunulduğu bir festivaldir. Ege mutfağının benzersiz örneklerinin sunulduğu bu festival, her yıl nisan ayında yapılıyor. Çeşitli etkinlikler ve sunumların yapıldığı festival için Çeşmeye gelen ziyaretçiler, birbirinden leziz yemekleri tadarken; eşsiz doğa ve deniz manzarasının tadını çıkarır. Otların belirleyici olduğu bu yemek festivalinde, ebegümeci, deve tabanı, tirşik otu, turp otu, körmen, rezene, şevketi bostan gibi yöreye has otların tadına bakmak mümkündür.

Ege yemekleri

Sebze ağırlıklı beslenmeyi sevenlere yönelik düzenlenen bu festivalde, ziyaretçiler yemeklerin yapımına katılarak birlikte yemek yapmanın da keyfini çıkarır. Vegan ve vejetaryen beslenenlerin vazgeçemediği Ege yemeklerini, festival boyunca tadabilirsiniz. Bunun yanı sıra zeytinyağlı yemekler ve tatlılar da festival yemeklerine eşlik etmektedir. Her yıl farklı bir ot çeşidinin ana tema olarak belirlendiği Alaçatı ot festivali, hediyelik eşya ve meyve stantlarının da eklenmesiyle, daha zengin bir yapıya kavuşturulmuştur. Belediye tarafından kurulan atölyelerde yemek yapım teknikleri, katılımcılara ayrıntıları ile anlatılmaktadır. Alaçatı sokaklarını rengarenk süsleyen festival boyunca düzenlenen konser ve yarışmalar, ziyaretçilerin unutulmaz bir zaman geçirmesini sağlar. Konaklama ihtiyacı için ise, şirin Alaçatı motelleri, konuklarını beklemektedir.

 

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*