GenelGüncelHaberSağlık

İBN-İ SİNA’NIN BİN YILLIK ŞİFA REÇETESİ

İBN-İ SİNA’NIN BİN YILLIK ŞİFA REÇETESİ

Bazı meyve ve sebzelerin belirli hastalıkların iyileşmesine yardımcı olduğunu, Tıp dünyasının uzmanları da zaman zaman tekrar etmektedir. Büyük Tıp Alimi İbn-i Sina’nın asırlar öncesinde yaptığı çalışmalar sonucu oluşturduğu şifalı yiyecekler reçetesi, günümüzde de aynı özenle kullanılmaya devam etmektedir. Felsefe, matematik ve edebiyat gibi pozitif ilimler ile de çok yakından ilgilenen İbn-i Sina, tıp biliminde 16 yaşından başlayarak büyük başarılar elde etti. 19 yaş gibi erken bir dönemde Doktor unvanını kazanan Ünlü Hekim, pek çok fakir hastayı ücretsiz tedavi ediyordu. Samani Hükümdarını iyi ettikten sonra Buhara Bölgesinde büyük bir üne kavuşan İbn-i Sina, kentin kütüphanelerindeki tüm kaynakları inceleme hakkına sahip oldu. 21 yaşına geldiğinde artık büyük hekimlerden sayılmaktaydı. Günümüzden bin yıl önce kaleme aldığı küçük Tıp Kanunu kitabında, besinlerin iyi geldiği hastalıkları ve şifa ölçülerini ayrıntıları ile açıklamıştır. İşte ünlü alimin kitabında özellikle tüketilmesini tavsiye ettiği besinler:

  • Kuşkonmaz: A,C,K,B vitaminleri açısından zengindir ve lifli gıdalardan sayılır. Vücuda zindelik ve enerji verir. Ayrıca fosfor ve sodyum açısından zengindir.
  • Susam: içerdiği E vitamini sayesinde kalbin dostudur. Beyin ve sinir hücrelerinin yenilenmesinde yardımcıdır. Cilt ve tırnak sağlığı için özellikle tüketilmelidir.
  • Elma: elma kalbi güçlendirir ve mideyi rahatlatır. Güçlü bir dolaşım sistemi için günde bir adet elma yenmesi tavsiye edilir.
  • Karnabahar: karaciğer yorgunluklarında, mide ve bağırsak şikayetleri baş gösterdiğinde karnabahar yemek, vücudu rahatlatacaktır.
  • Badem: astım, solunum zorluğu ve diğer göğüs rahatsızlıkları için günde bir avuç badem yenilirse, şifası görülecektir.
  • Sarımsak: sırt ve eklem ağrıları varsa günlük bir diş sarımsak tüketmek gereklidir. Doğal antibiyotik olan sarımsak aynı zamanda karaciğeri de temizler.
  • Çam fıstığı: felç ve inme gibi ağır rahatsızlıkların tedavisinde çam fıstığı tüketmek, tedavi sürecine önemli katkı sunar.
  • Kuyruk yağı: eklem ve diz ağırları çekenler için İbn-i Sina’nın meşhur tarifi şöyledir: kuyruk yağı eritilerek krem gibi ağrıyan diz bölgesine sürülür ve üstü sarılarak kapatılır. Bir gün bekledikten sonra sargı açılır. Bu işlem birkaç defa daha tekrar edilirse diz ağrısı ortadan kaybolur.
  • İncir ve zeytin yağı karışımı: 250 gram incir ile 1 litre saf zeytinyağı ile elde edilen bu şifa kaynağı karışımın hazırlanışı şöyledir: incirler ufak ufak doğranır, bir kavanozun içine bir litre zeytinyağı konur ardından da incirler kavanoza yerleştirilir. Bu karışım beş gün boyunca karanlık ve zerin bir yerde muhafaza edilir. 5 günün sonunda hazır olan karışımı sabah öğlen birer kaşık tüketmek, tüm solumun yolu rahatsızlıklarına iyi gelir.
  • Nane: miktarını abartmadan günde 10- 15 yaprak nane yemek mideye oldukça iyi gelir. İstenirse şerbet gibi içeceklere karıştırılarak da tüketilebilir.
  • Kişniş: Halsizlik ve kalp çarpıntısı rahatsızlığına Kişniş, birebirdir.
  • Bal : doğal şifa deposu bal, kansızlıktan mide ve solunum yolu hatalıklarına kadar pek hastalığın ilacıdır. Günde birer kaşık saf bal yemek, bu dertlerden kurtulmaya vesile olacaktır.
  • Kereviz: idrar yolu enfeksiyonları için İbn-i Sina’nın tavsiyesi Kereviz yemektir.
  • Kuru üzüm : kan akışını düzenler, damarların sertleşmesini engeller. Kuru üzüm zengin demir kaynağıdır ve kansızlık sorununun azalmasında çok etkilidir.
  • Kabak suyu: mide dostu bir sebze olan kabak suyu, yüksek tansiyon şikayetinde de oldukça etkilidir. Tansiyonun yükseldiği zamanlarda taze kabak suyu içilirse, tansiyon yavaş yavaş düşmeye başlar.
  • Beyaz leblebi: Reflü, midede yanma ve ekşime sorunları için beyaz leblebi yemek oldukça iyi gelecektir. Bu özelliği, Beyaz leblebinin, midedeki asit oranını dengelemesinden ileri gelir.
  • Süt: yorgunluk ve gerginlik yaşayanlar, günde bir bardak süt içerlerse, bir süre sonra bu sıkıntılarında hafifleme olacaktır.

Tüm dünyanın istifade ettiği “Küçük Tıp Kanunu” kitabının içindeki şifalı tarifler, daha uzun yıllar insanların rahatsızlıklarına çözüm sunmaya devam edecektir.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir