Gezi Rehberi – Konya-Akşehir

Akşehir-Haritası

Merhaba gezmeyi sevenler ve gezmek için nereye gitmek istediğini bilmeyenler? Bu yazımız tam size göre farklı ve gezmekten zevk alacağınız bir ortam tavsiyesi isterseniz gezi rehberi Konya Akşehir yazımız tam size göre yazıyı uzatmadan hemen nereler gezilmeli yazımızla devam edelim.

Makale içinde neler var

Gezi Rehberi – Konya-Akşehir nerelere gitmeliyim?

Konya’nın en büyük ilçelerinden birisi olan Akşehir İlçesi yüzölçümü 1442 km² ‘dir. Denizden yüksekliği 1050 metredir. Konya – Afyon karayolu üzerinde olup Konya iline 135, Afyonkarahisar iline 90 kilometre mesafededir. Akşehir nüfusu 2018 yılına göre 93.233 kişidir. Bu nüfus, 45.557 erkek ve 47.676 kadından oluşmaktadır. Yüzde olarak ise: %48,86 erkek, %51,14 kadındır.

Nasrettin Hoca türbesi

Nasrettin Hoca (d. 1208, Sivrihisar – ö. 1284, Akşehir)

Eskişehir’in ilçesi Sivrihisar’a bağlı Hortu yöresinde doğdu, Akşehir’de öldü. Babası Hortu köyü imamı Abdullah Efendi, annesi aynı köyden Sıdıka Hatun’dur.

Önce Sivrihisar’da medrese öğrenimi gördü, babasının ölümü üzerine Hortu’ya dönerek köy imamı oldu. 1237’de Akşehir’e yerleşti. Bir söylentiye göre medresede ders okuttu, kadılık görevinde bulundu. Bu görevlerinden dolayı kendisine Nasuriddin Hâce adı verilmiş, sonradan bu ad Nasrettin Hoca biçimini almıştır.

Onun yaşamıyla ilgili bilgiler, halkın kendisine olan aşırı sevgisi yüzünden, söylentilerle karışmış, yer yer olağanüstü nitelikler kazanmıştır. Bu söylentiler arasında, onun Selçuklu sultanlarıyla tanıştığı, Mevlânâ   Celâlettin ile yakınlık kurduğu, kendisinden en az yetmiş yıl sonra yaşayan Timur’la konuştuğu, birkaç yerde birden göründüğü bile vardır.

 

Tarih onu mizahlarıyla kaydetmiş olsa’da kesinlikle ilk ziyaretiniz bence buradan başlamak olmalıdır.

Nasrettin Hoca Gülmece Parkı

Akşehir belediyesi Nasreddin Hocamızın hatırasını yaşatan ve mizah kültürümüze katkı sağlayan bir park düzenlemesi yapmışlar. İsmini de parka uygun olarak Gülmece Parkı diyivermişler. Nasreddin Hoca’nın türbesine çok yakın, kültür merkezinin hemen yanındaki parkta Nasreddin Hoca fıkralarını yansıtan heykeller sergileniyor. Ayrıca Türk mizah sanatına katkıda bulunan sanatçıların masklarını da sergiliyorlar.

 

 

 

Hıdırlık tepesi

 

Sultan Dağlarının eteklerinde kurulu Hıdırlık, çam ormanı havasını teneffüs etmek ve tabiatla iç içe olmak isteyenler için en güzel dinlence yeri ve harika bir ortam. Belediyeye ait Hıdırlık Sofrası’nda Akşehir yemeklerinin tadına bakabilir ve Akşehir’i temaşa edebilirsiniz.

Batı Cephesi Karargahı Müzesi

Sakarya Meydan Savaşı’nın zaferle sonuçlanmasından sonra, düşmanın Afyon-Eskişehir hattının doğusunda mevzilenmesi  üzerine, Alagöz Köyü’ndeki Batı Cephesi Karargahı Akşehir’e taşınır. 18 Kasım 1921′ de Akşehir’e gelen Karargah, Belediye binasına yerleşir. 24 Ağustos 1922 günü Büyük Taarruz için cepheye hareketlerine kadar bu binada çalışılır. Geçen dokuz buçuk aylık sürede, Büyük Taarruz hazırlıkları buradan yönetilir, planlar burada yapılır ve karar burada verilir. Bu arada Mustafa Kemal birçok kez Akşehir’e gelerek çalışmaları denetler, hazırlıkları yönlendirir. Bina, 1904-1905 yıllarında, Belediye Başkanı Bostan Bey zamanında Belediye Binası olarak inşa edilir. İki katlı olan bina, taş temelli, tuğla ve bağdadi malzemelidir. Binanın zemin katının doğu ve güney kısmında bulunan dükkanların cepheleri kapatılarak, buraya “Büyük Taarruz” hazırlıkları ve “Büyük Taarruzu” canlandıran, agrafito tekniği ile birer pano yapılmıştır.

Diğer dört odada Karargahta çalışan subayların biyografileri, Nutuk’tan alıntılar, levhalar, fotoğraflar, haritalar, belge ve silahlar teşhir edilmektedir.

Tekke Kent Ormanı

Son yıllarda hepimiz mesire alanlarının ve ağaçlık alanların kıymetini daha iyi anlamaya başladık. Şehir hayatının boğuculuğunun yanı sıra dinlenmek ve bir nebze nefes almak için ağaçlık alanları tercih etmeye başladık. Şimdi bahsettiğimiz nokta ise hemen yanı başından buz gibi suyuyla akan bir dere ve derenin hemen yanı başında ormanın içerisine kurulmuş güzel bir mesire alanı, mangal yakmak için alanlar yapılmış. Ben bu yazıyı yazdığımda  2019 ağustosunda araçla giriş 5Tl idi, yaya girişi ücretsizdi.

Taş Medrese

Konya Akşehir ilçesi, Altınkalem Mahallesi, Eski Afyon Caddesi üzerinde bulunan Taş Medrese, aynı zamanda mescit, türbe, hankâh, imaret ve çeşmeden meydana gelen bir külliye görünümündedir. Günümüze yalnızca mescit, medrese ve türbe gelebilmiştir. Bugün Akşehir Arkeoloji Müzesi olarak kullanılan Taş Medrese’ye halk arasında Halkalı Medrese ismi de verilmiştir.

Medresenin giriş kapısı üzerindeki üç satırlık kitabesinden öğrenildiğine göre; Anadolu Selçuklu sultanlarından II.Keyhüsrev’in oğlu II.Keykubat zamanında başvezir olan Emirdad Sahipata Hüseyin oğlu Fahreddin Ali tarafından 1250 yılında yaptırılmıştır. Akşehir Arkeoloji Müzesi’ndeki bir kitabeden öğrenildiğine göre de hankâh ile imaret, medrese ve mescitten on bir yıl sonra yapılmıştır.

Taş Medrese açık avlulu, dört eyvanlı plan tipindedir. Giriş kapısı ile baş eyvan kuzey-güney yönünde; iki yayvan eyvan ise onlara dikey olarak yapılmıştır. Orta avlunun iki tarafı revaklı ve dikdörtgen planlıdır. Giriş kapısının sağındaki odalar medrese öğrencilerine ayrılmıştır. Konya Akşehir - Taş MedreseAvlunun doğusundaki kapalı bölmelerle açık eyvan dershane olarak kullanılmıştır. Medresedeki beş odanın içerisinde ocakları bulunmaktadır. Avlunun iki yanında sivri kemerlerle birbirine bağlanmış revakların mermer sütunları antik bir Bizans yapısından alınarak burada kullanılmıştır. Sütunların bazıları tek, bazıları iki parça halinde olup, kelepçelerle birbirlerine bağlanmıştır. Sütun başlıkları Roma ve Bizans dönemlerine ait olup, üç sütun başlığı da ters çevrilerek kullanılmış sütun kaideleridir.

Medresenin mescit dışında kalan bezemeleri portal, ana eyvan ve türbede yoğunlaşmıştır. Ana eyvanın geniş kemeri mermerden olup, üzeri portalde olduğu gibi geometrik ve bitkisel bezemelerle kaplanmıştır. Moloz taştan yapılan medresenin yapımında devşirme malzeme ve mermer çokça kullanılmıştır. Kemer ve tonozlar tuğladandır.

Taş Medrese ve diğer yapılar, yapıldığı XIII. yüzyıldan sonra birçok onarım geçirmişse de bu onarımları belirten bir kitabeye rastlanmamıştır. Son olarak 1941–1944, 1965–1966 yıllarında onarılmış ve Arkeoloji Müzesi olarak düzenlenmiştir.

İplikçi Camii

Afyon Caddesi’nde Kuşçu Mahallesi çarşı içinde bulunan caminin etrafında yapıldığı dönemde iplikçi dükkânları olduğundan dolayı İplikçi Camii denmiştir. Fatih dönemi kayıtlarında Anbarhan Kerim Camii adıyla da geçer. Şâir Hâkî’nin şiirinde ise Yeni Camii adı ile anılır. Kitabesinden öğrenildiğine göre 1337 yılında yapılmıştır. Bu dönemde Beyaz-ı Şehir Karamanoğlu Alâeddin Bey’in yönetiminde idi. Camiyi Orhan Gazi’nin Anbardârı Kerim Ağa yaptırmıştır.

Cami kesme taştan olup, bir sıra taş, üç sıra tuğla dizisi ile örülmüştür. Dikdörtgen plânlı caminin mihrap duvarına paralel üç kubbesi bulunuyordu. Bunun dışında kalan bölümler toprak damla örtülmüştür. İbadet mekânının üzeri ahşap tavanlı olup, ahşap direklerle bu tavan desteklenmiştir. Kubbelerin bulunduğu ayaklar taş payelerdir. Minber ve mihrabı pek fazla bir özellik taşımamaktadır. Minaresi alternatifli olarak sıralanmış taş ve tuğla dizilerinden meydana gelmiştir. Caminin bütünüyle birlikte minare de yapılan onarımlar sebebiyle hususiyetini kaybetmiştir.

Kaynak: Akşehir’in İplikçi Camisi – Mustafa Balkan (Tarih Yazıları)

Tekke Kent Ormanı

Yaz aylarının yaşandığı şu günlerde, ağaçlarda yapraklar çıkmaya başladı. Akşehir’in muhtelif yerlerinde ise yeşillikler kart postallık görüntüler oluşturuyor

Özellikle Tekke Deresi ve Kent Orman bölgesinde yazın hükmü yavaş yavaş izlenirken,  ağaçlarda çıkan yapraklar kartpostallık görüntülere neden oluyor.  Tekke deresi başta olmak üzere Sultandağlarına tırmanış gerçekleştiren vatandaşlar yaz ayı ile Akşehir’de bazı noktaların insana huzur veren ortamları herkesin görmesini istedi. Yazla birlikte çıkan yeşillikler güneşli günlerde görülmeye değer.

Ali Kıratlı hakkında 52 makale
Merhaba sevgilife.com okuru. Profesyonel iş yaşamına Elektrik-Elektronik teknikeri olarak başladım. Bunun yanı sıra zaman buldukça kendimi geliştirerek farklı ilgi alanları oluşturmaya çalıştım. sevgilife.com web sitesinin sahibi ve yazarı olarak devam etmekteyim.

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*